Ülkemizde çalışma yaşamının en büyük sorunlarının başında işçi sağlığı ve iş güvenliği kavramının hala
benimsenmemiş, tüm işyerlerine yayılmamış olması geliyor. Bunun en can yakıcı örneklerini artık birer toplu işçi cinayetine dönen iş kazalarında görüyoruz. İşçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesinin önemi de tam burada hayati bir önem taşıyor. Özellikle 2010-2012 yıllarındaki iş kazalarında yaşanan toplu ölümler, o tarihlerde ülkenin gündemine 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Yasasını getirdi.
Mevzuat, iş kazalarını ve meslek hastalıklarını önlemekten çok sermaye çıkarları doğrultusunda şekillendirildi ve o çerçevede işletiliyor. Sermayenin azami kâr hırsı, özelleştirme, sendikasızlaştırma, taşeronlaştırma, esnek istihdam politikaları, kadın, genç, çocuk emeği sömürüsü, kayıt dışı istihdam, güvencesizlik ağır çalışma koşullarında iş cinayetleri azalmıyor, artıyor. Beklenilenin, yasa çıkartılırken anlatılanın aksine, toplu iş cinayetleri, neredeyse sıradan birer olay olarak benimsenmiş durumda.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Türk Tabipleri Birliği, Türk Diş Hekimleri Birliği, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu 6331 sayılı yasanın kabulünün 10. yılında ülkedeki durumun ve sorunların tespit edilerek çözüm önerileri yaratılması için “6331 sayılı Yasanın 10. Yılında Türkiye’de İşçi Sağlığı Güvenliği Sempozyumu” düzenledi.
Sempozyum düzenlenirken işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında söylenecek sözün çok fazla olduğunun farkındaydık. Geçen 10 yıllık sürede yaşananların, güncel sorunlarla birlikte tartışılması tüm düzenleyici kurumların temel kabulüydü. Bu alandaki en yetkili meslektaşlarımız ve yol arkadaşlarımız sempozyumun, her geçen gün karartılan bu alana bir fener olması için çok emek harcadılar. Sempozyumda söylenenlerin, unutulmaması, her kurumun üzerine düşen sorumlulukla hareket etmesi gereğine inanıyorum.
Emeği geçen ve katkı koyan herkese sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sempozyum kitabını hazırlıkları sürerken; bu alanın ve sempozyumun en önemli isimlerinden, gerçek bir emektarı, Dr. Metehan Akbulut’u 16 Ocak 2024 tarihinde kaybettik. Bu yüzden sempozyum kitabını yol arkadaşımız Dr. Metehan Akbulut’a ithaf ediyoruz. Demokrasi, eşitlik, özgürlük ve sendikal haklar, işçi sağılığı ve iş güvenliği alanında
önemli görevler üstlenen; zor anlarda bizlere mücadeleyi ve kararlılığı, gülümsemesiyle hatırlatmaktan bir an olsun geri durmayan Mete Abi’yi unutmayacak, taşıdığı bayrağı düşürmeyeceğiz.
https://www.tmmob.org.tr/sites/default/files/6331_1.pdf adresinden ulaşılabilir.
